TGTV HEYETİ, DEPREM İLİ HATAY'DA TEMASLARDA BULUNDU
Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı (TGTV), 13 - 15 Haziran 2023 tarihleri arasında, Adıyaman, Kahramanmaraş, Gaziantep (Nurdağı, İslâhiye) ve Hatay gibi deprem bölgesi illerine yönelik temas ziyaretini başarıyla gerçekleştirdi.
TGTV heyeti Temas programı kapsamında, 15 haziran 2023 tarihinde sahadaki gönüllü kuruluş faaliyetlerinden sorumlu Hatay Valisi Buğra Karadağ'a ziyaret gerçekleştirdi. Görüşmede, bölgedeki son durum ve ihtiyaçlar üzerine görüş alış verişinde bulunuldu. Ayrıca gönüllü kuruluşlarımızın gündemindeki teklif ve temenniler valilerimizle paylaşıldı.
Ayrıca, üye kuruluşların teklif ve temennileri valilerle paylaşıldı. TGTV Heyeti, sahadaki üye kuruluşları ziyaret ederek yürütülen çalışmaları gözlemledi ve kuruluşlara takdirlerini iletti.
Depremde yapılan çalışmaların yanı sıra, bugün gelinen noktada yapılması gerekenler ve öncelikler üzerinde istişarelerde bulunuldu.
HATAY VALİLİĞİ ZİYARETİ
Hatay Vali Yardımcısı Buğra Karadağ
Hatay Vali Yardımcısı Buğra Karadağ, deprem sonrası yapılan yardım faaliyetleri hakkında önemli görüşlerini paylaştı.
Vali Yardımcısı Karadağ, deprem öncesi gıda ve kıyafet depolarının her ilde bulunması gerektiğini ve bunların etkili bir şekilde yönetilmesi için belirlenmiş bir koordinatörün olması gerektiğini ifade etti.
Deprem anında yapılacaklarının sınırlı olduğunu ancak önceden yapılan planlamanın ve teşkilatlanmanın önemli olduğunu vurguladı. Devlet ve sivil toplum kuruluşlarının birlikte çalışmasının büyük bir önem taşıdığını da dile getirdi.
Karadağ, ilkeli çalışmaların büyük bir değeri olduğunu belirterek, yardım malzemelerinin düzenli şekilde paketlenmesi, organizasyonun sağlanması ve gönüllülerin eğitim ve bilinçlendirilmesinin deprem gibi afet durumlarında etkin bir tepki verilmesini sağladığını söyledi. Ayrıca, yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılma süreci ve hazırlık konularında bilinçlendirme çalışmalarının önemine dikkat çekti.
Son olarak, depremzedelerin en temel ihtiyaçlarının gıda ve barınma olduğunu belirten Karadağ, STK'ların bu konuda etkili bir şekilde çalıştığını ve koordineli bir şekilde hareket edilmesinin çabaların daha etkili olmasını sağladığını söyledi.
Vali Yardımcısı Karadağ, deprem sonrası hizmet verirken koordinasyon, yardım malzemelerinin düzgün organizasyonu, gönüllülerin eğitimi ve temel ihtiyaçların karşılanmasının büyük önem taşıdığını vurguladı.
HATAY GÖNÜLLÜ KURULUŞLAR BULUŞMASI
15.06.2023 – İHH Reyhanlı Lojistik Merkezi
"Verenel Derneği, Gönül Birlikteliğiyle Yardımlarını Sürdürüyor"
Çetin Gölgül, Verenel Derneği'nin Afrin'deki yetimhanesinin kapasitesinin 550 olduğunu belirtti. Gölgül, bir toplantı ve kahvaltı sonrası açıklama yaparak, gönül birlikteliği ve görüşmelere olan ihtiyacı vurguladı. Genel çalışmalarını anlatan Gölgül, Kırıkhan'da depremi yakından yaşadıklarını ve hanımıyla birlikte enkaz altında kaldıklarını ifade etti. Kendilerinin ve diğer insanların yaralandığını belirten Gölgül, tedavilerinin devam ettiğini ve Allah'a şükrettiklerini dile getirdi. Gönül birlikteliği konusuna değinen Gölgül, ümmetin bir ferdi olduklarını ve daha önce selam vermedikleri STK'larla bu zorlu süreçte bir araya geldiklerini söyledi. Verenel Derneği'nin diğer STK'larla güzel bir koordinasyon içinde çalıştığını belirten Gölgül, birlikte yıllardır çalışıyormuş gibi hissettiklerini söyledi. Tabelaları gönüllerinden indirerek tamamen bir gönül birliği oluşturduklarını vurguladı. Hatay'da lojistik çalışmaları olduğunu aktaran Gölgül, günlük 10.000 kişiye yemek verdiklerini ancak bazı şikayetlerin dile getirildiğini söyledi. Saha çalışmalarının yavaş yavaş sonlanması gerektiğini belirten Gölgül, ailelerin olduğu noktalarda yemek yardımına devam edilmesi gerektiğini dile getirdi. Ayrıca, Kırıkhan'da iki çadır kent oluşturduklarını ve lojistik çalışmaların sürekli devam ettiğini ifade etti. Gölgül, bu işlerin ancak Allah rızası için gerçekleşebileceğini ve gönül birliğiyle insanların bir araya getirilebileceğini belirtti. Son olarak, birlikteliklerinin daim olmasını ve sık sık gerçekleşmesini temenni etti.
"Sadakataşı Derneği, İslâhiye ve Nurdağı'nda Arama Kurtarma Çalışmaları Yürüttü"
Seyfullah Neziroğlu, Sadakataşı Derneği'nin İslâhiye ve Nurdağı'nda gerçekleştirdiği arama kurtarma çalışmalarını anlattı. İlk günden itibaren yardım etmeye başladıklarını belirten Neziroğlu, Allah'ın kendilerine böyle bir fırsat verdiğini söyledi. Antakya'da 500 kişilik bir çadır kent kurduklarını ve aileleri yerleştirdiklerini ifade etti. Bu çadır kentlerde 2 aşevi kurduklarını ve ihtiyaçları karşıladıklarını belirtti. Ayrıca, sosyal medya üzerinden ihtiyaç sahibi ailelerin lojistiklerini sağladıklarını dile getirdi. Suriye'de gerçekleştirdikleri çalışmalardan bahseden Neziroğlu, depremden sonra briket ev projelerine başladıklarını aktardı. Cinderes'te 217 adet briket evin birkaç ay içinde tamamlanacağını ifade etti. Cinderes'in depremden en çok etkilenen bölgelerden biri olduğunu belirtti.
"Yardımeli Derneği, Deprem Bölgesinde Çamaşırhaneler Kurdu”
Mehmet Tuğ, Yardımeli Derneği'nin Antakya'daki çalışmalarını anlattı. İlk olarak çorba dağıtımına başladıklarını ve 10 gün sonra akşamları etli pilav dağıtmaya başladıklarını ifade etti. Ayrıca, kıyafet, battaniye, elbise, ayakkabı, şampuan gibi malzemeleri de dağıttıklarını belirtti. Konteynır veya çadır kentler kurmadıklarını ancak konteynerlere çamaşır makineleri yerleştirdiklerini söyledi. Kırıkhan, İskenderun, Malatya, Adıyaman gibi deprem bölgelerine ikişer tane konteyner indirerek çamaşırhaneler kurduklarını dile getirdi. Bölgedeki depremzedelerin ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştıklarını ifade etti.”
"Hayrat İnsani Yardım, Reyhanlı'da Günlük 50 Bin Kapasiteli Ekmek Fırını ile Yardım Faaliyetlerini Sürdürüyor"
Bekir Demir, Hayrat İnsani Yardım'ın faaliyetlerini anlattı. Reyhanlı'da günlük 50 bin kapasiteli ekmek fırınlarının olduğunu belirten Demir, bunun büyük bir kapasite olduğunu ifade etti. Bu ekmeklerin 30-40 bininin Suriye'ye gönderildiğini söyledi. Depolarında hazır bulunan kıyafetleri depremzedelere ulaştırmaya çalıştıklarını ve bu konuda ellerinden geleni yaptıklarını belirtti. Depremin ilk anlarında insanların üstlerine giyecek bir şeyleri olmadığını ve hava koşullarının çok soğuk olduğunu dile getirdi. Kıyafetleri depremzedelere ulaştırdıklarını ve ellerinden gelen yardımı yaptıklarını ifade etti. Ayrıca, mobil bir aşevlerinin olduğunu ve Antakya'da faaliyetlerini sürdürmeyi düşündüklerini belirtti. Suriye'de de yardım faaliyetlerinin olduğunu ve 2 temsilcilerinin bulunduğunu söyledi.
"Kevser Vakfı, Depremin Ardından Yardım Faaliyetlerini Sürdürüyor"
Ferhat Çalışye, Kevser Eğitim Vakfı'nın çalışmalarını anlattı. Vakfın uzun yıllardır değerler eğitimi, medreseler ve Kur'an kursları alanlarında hizmetler yürüttüğünü belirten Çalışye, son 10 yıldır ümmeti ve kardeşliği ön planda tutmaya başladıklarını söyledi. Pakistan ziyaretlerinin ardından daha duyarlı hale geldiklerini ifade eden Çalışye, Suriye'de yetimhaneleri gördükten sonra artık kendi cemiyetlerinin dışında da bir dünya olduğunu fark ettiklerini dile getirdi. Kevser Vakfı olarak arama kurtarma çalışmalarına katıldıklarını ve gönüllü ekipler oluşturduklarını belirten Çalışye, Kırıkhan, Maraş, Malatya ve Gaziantep'te faaliyet gösterdiklerini ve bölgedeki binlerce kişiye yemek, kıyafet, hijyen malzemeleri gibi yardımlar sağladıklarını aktardı. Kevser Vakfı'nın bu tecrübeyle daha büyük hizmetlere yönelmeyi planladıklarını belirtti. Ayrıca, gönüllü kuruluşların özverili çalışmalarını takdir ettiğini ve hakkeden kuruluşlara devlet üstün hizmet madalyası verilmesi için diplomasi yapılması gerektiğini vurguladı.
"Deniz Feneri Derneği Giyim Marketi” Deprem Sonrasında da Faaliyetlerine Devam Ediyor"
Veysel Gürhan, Deniz Feneri Derneği'nin çalışmalarını anlattı. Diğer kuruluşlarda gönüllü olarak çalıştığını belirten Gürhan, Deniz Feneri olarak, deprem sonrası Hatay'da aş evleri ve lojistik merkezi kurduklarını ve günlük binlerce kişiye yemek dağıttıklarını ifade etti. Aş evlerinin azalmasına rağmen taleplerin arttığını ve gece saatlerine kadar yardım dağıtmaya devam ettiklerini söyleyen Gürhan, giyim marketiyle ihtiyaç sahibi aileleri karşılıksız olarak giydirdiklerini ve bu hizmetten günlük olarak 80-90 ailenin faydalandığını dile getirdi. İnsanları istihdama dahil etmenin önemine vurgu yapan Gürhan, bölgedeki işsizlik sorununu sosyologların araştırması gerektiğini ifade etti.
"Yetim Vakfı’nın Deprem Bölgesindeki Psikososyal Destek ve Terapi Hizmetleri Rutin Olarak Devam Ediyor"
Çetin Aldemir, Yetim Vakfı'nın çalışmalarını anlattı. Vakfın, ihtisas bir vakıf olduğunu belirterek dezavantajlı gruplar ve çocukların hizmet alanına girdiğini ifade etti. Suriye çalışmaları kapsamında psikososyal destek ve terapi hizmetleri sunduklarını belirten Aldemir, aynı zamanda depremzedelere yönelik çalışmalarının da olduğunu vurguladı. Yetim Vakfı'nın sahada çalışan uzmanlarının depremzedelere psikososyal destek sağladığını ve çocukların travmalarını gidermek için eğitimler ve oyun terapisi uyguladıklarını aktaran Aldemir, diğer sivil toplum kuruluşlarıyla da koordineli bir şekilde çalıştıklarını ve tecrübeleri paylaştıklarını belirtti. Son olarak, Afetlerde uzmanlaşmış alanların birbirleriyle koordineli olarak çalışması gerektiğini ve insani yardım konusunda; temel ihtiyaçlar, manevi danışmanlık ve psikolojik destek olmak üzere üç ayağın kurumsallaştırılması gerektiğini vurguladı. "
"Deprem Bölgesinde Misyonerlik Faaliyetleri Zemin Bulamaz"
Regaip Erdoğan, İHH'nın çalışmalarını anlattı ve bazı büyük kuruluşların etkileyici ve büyük boyutta olan hizmetlerinin örnek teşkil ettiğini ifade etti. Misyonerlik çalışmalarına devlet ve STK'ların izin vermediğini belirten Erdoğan, ancak yurt içinden gelen bazı kuruluşların insani yardım faaliyetlerine engel olunmadığını söyledi. Dava adamı hüviyetinde insanların yetiştirilmesi ve sahada görev almalarının önemine değinen Erdoğan, arama kurtarma ekiplerinin oluşturulması sürecinde iller arası karma ekiplerin kurulmasının daha uygun olduğunu önerdi.
"Depremin İlk Anlarında Temel İhtiyaçlara Odaklandık. Tecrübemizi Paylaştık"
Yakup Işık, İHH'nın deprem sonrası sahadaki çalışmalarını ve yaşananları paylaştı. Işık, lojistik sorunlarının olmadığına dikkat çekti ve bazı uluslararası İslam dünyası kurumların da sahada büyük çapta çalışmalar yaptığını belirtti. Işık, deprem sonrası toplumun sosyolojik ve psikolojik ihtiyaçlarının göz önünde bulundurulması gerektiğini ve bu konuda bir rapor hazırlanmasının önemli olduğunu belirtti. Sivil toplum olarak iyi bir sınav verdiklerini vurgulayan Işık, sahada çalışmanın yanı sıra masada da olmanın önemli olduğunu söyledi. İlk saatlerde hızlı bir şekilde temel ihtiyaçlara odaklandıklarını, koordinasyon ve kriz masalarına tecrübeleriyle destek olduklarını belirtti. Işık, depremin acılarının hala devam ettiğini ve toplumun normalleşmesi için hızlı bir şekilde konteynır kentlere yerleştirme ve istihdam oluşturulması gerektiğini belirtti. Ayrıca, kamu personelinin inisiyatif alabilme yeteneğinin geliştirilmesinin önemli olduğunu ifade etti ve sahadaki çalışmalarda devletin ve sivil toplumun birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi.
"İnsani Yardımda Unutma ve İhmal Olmaz."
Nurullah Polat, İHH adına deprem sonrası sahada yaşanan bazı sorunları ve dikkat edilmesi gereken konuları paylaştı. Varol, Adıyaman örneğini vererek, defin işlemleriyle uğraşan bir din görevlisinin günlerce insani yardım malzemesi alamadığını ve yeterli su içemediği için böbreklerinin hasar aldığını aktardı. Varol, unutulan veya ihmal edilen kişilerin mağduriyet yaşayabileceğini ve bu durumun ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtti. Bu nedenle, dağıtım sürecinde dikkatli olunması ve herkesin ihtiyaçlarının karşılanmasının sağlanması gerektiğini ifade etti.
“Deprem Bölgesindeki Kurumlar da Depremzede Kabul Edilebilir."
Şenol Topal, Fetih Vakfı'nın deprem sonrası Hatay bölgesinde yürüttüğü yardım faaliyetlerini ve yapılan çalışmaları paylaştı. Hatay ve Suriye bölgelerindeki mutfaklarından çıkan yemeklerle ilk günden itibaren insanlara hizmet ettiklerini belirtti. Topal, depremin büyük bir felaket olduğunu ve kurumların da depremzedeler arasında olduğunu ifade etti. Bu kurumların kendilerini toparlamasıyla birlikte yardım faaliyetlerine başlayabildiklerini söyledi. Ayrıca, Türkiye'nin ve gönüllülerin ne kadar iyi bir seviyede olduğunu gördüklerini ve bu sayede zorlukların üstesinden gelebildiklerini belirtti. Arama kurtarma çalışmalarının ilk günden itibaren başladığını ve kendi örgütleri olarak organize ettiklerini ifade etti.
“İHH Reyhanlı Eğitim Kampüsü’nde Tüm Türkiye’den Hatay’a Gelen Arama Kurtarma Gönüllüleri Misafir Edildi"
İHH (İnsani Yardım Vakfı) yetkilisi Zeki Tahiroğlu, deprem sonrası yürütülen yardım faaliyetlerini ve çalışmaları paylaştı. Reyhanlı Koordinasyon Merkezi'nin Suriye çalışmalarının yönetildiği merkez olduğunu belirten Tahiroğlu, deprem nedeniyle çalışmaların büyük bir kısmını Türkiye'ye kaydırdıklarını, ancak Suriye tarafını da ihmal etmediklerini vurguladı. Tahiroğlu, Hatay ve Suriye bölgelerinde acil yardım çalışmalarına hemen başladıklarını ve arama kurtarma ekiplerinin sahaya girdiğini ifade etti. Reyhanlı Koordinasyon Merkezi'nin, arama kurtarma ekiplerinin konaklaması için kullanıldığını belirtti. Hatay ilçelerinde özellikle gıda kolileri gönderdiklerini ve varlıklarını hissettirmek istediklerini ifade eden Tahiroğlu, özellikle Samandağ ve Defne ilçelerinde çalışmaları yoğunlaştırdıklarını söyledi. Deprem öncesinde bu ilçelere gitmelerinin zor olabileceğini belirtti. Depremden sonra insanların kendilerini daha iyi tanıdığını ve duygusal anlar yaşadıklarını ifade etti. Yardım görenlerin kendilerini teşekkür etmek için ziyaret ettiğini ve hatta iftar yemeği hazırlayanların olduğunu aktardı. Suriye'ye 10 yıldır ekmek ürettiklerini ancak deprem sonrası tüm Türkiye'ye hizmet verdiklerini ve günlük 100 bin ekmek ürettiklerini ifade etti.
İHH REYHANLI LOJİSTİK VE KOORDİNASYON MERKEZİ
Suriye Krizinin en az 10 yıl süreceği öngörüsüyle 11 yıl önce açılan İHH Reyhanlı Lojistik Merkezi, depremde bölgenin en önemli destek merkezi haline geldi.
Kevser Vakfı Kırıkhan Aşevi ve Lojistik Depo Ziyareti
Verenel Derneği Kırıkhan Yardım Noktası
Yardımeli Derneği, Kırıkhan Çadırkent Çamaşırhanesi
Saha Röportajı
Mehmet Tuğ (Yardımeli Saha Sorumlusu), Ayşe Polat (Depremzede Gönüllü), Bir Başka Depremzede Hanımefendi
TGTV: Mehmet Bey, burada yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
Mehmet Tuğ: Elbette. Depremin hemen ardından İskenderun başta olmak üzere on bir ilde çalışmalarımıza başladık. Burada, 650 kişiyle başladık ve çadırlarımızla barınma imkanı sağladık.
İnsanların temizlik ihtiyaçlarını karşılamak için 6 adet çamaşır makinesi ve 6 adet kurutma makinesiyle çamaşırlarını yıkayıp kurutuyoruz ve temiz elbiselerini veriyoruz.
TGTV: Çalışmalarınız hala devam ediyor mu?
Mehmet Tuğ: Evet, çalışmalarımız devam ediyor. İskenderun'da da aynı çalışmaları sürdürüyoruz. Dernek başkanımızın talimatıyla bir yıllık deterjan stokumuzla burada hizmet vermeye devam edeceğiz. Diğer deprem bölgelerinde de temizlik çalışmalarımız devam ediyor.
TGTV: İnsanların bu yardımlardan etkilendiğini görmek sizi nasıl hissettiriyor?
Mehmet Tuğ: Çok mutlu oluyoruz. Burada çadırların yerini konteynerlerin alacağı bir düzen kuracağız ve çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu noktada Kırıkhan Belediye Başkanı Ayhan Yavuz'un eşi Gülen Hanım'a da teşekkür etmek istiyoruz. Kendisi büyük katkılar sağladı ve bizimle birlikte koşturdu. Her zaman yanımızda oldu ve hiç geri durmadı.
TGTV: Ayşe Polat, siz de depremzede gönüllüler arasındasınız. Çalışmalarınız hakkında bize bilgi verir misiniz?
Ayşe Polat: Tabii. Burada herkes benim ailem. Hiçbir zaman kendimi bir çalışan, onları da yabancı gibi görmedim. Çünkü ben de depremde yakınlarımı kaybettim ve yardım etmek istedim. Bizim amacımız sadece insanlara yardımcı olmak, onların ihtiyaçlarını karşılamak. Gün boyunca birimiz gece birimiz gündüz çalıştık. İnsanların temiz çamaşırları olmadığı için elbiselerini yıkayıp kurutmak için arkadaşımla kırk gün boyunca sürekli çalıştık. Şimdi insanlar normal bir yaşama geçtikten sonra bile sabah yediden akşam yediye kadar çalışmaya devam ediyoruz.
TGTV: Son olarak, başka bir depremzede hanımefendiyi dinleyelim. Siz de buradaki çalışmalara katılan biri olarak neler hissediyorsunuz?
Depremzede Hanımefendi: Ben de eşimi kaybettim. Burada Fatma Hanım ile birlikte elimizden geleni yaparak yardım etmeye çalışıyoruz. Burada birbirimizin acılarıyla teselli buluyoruz. Bir aile gibi birlikte hareket ediyoruz.
TGTV: Çok teşekkür ederiz. Başınız sağolsun. Çalışmalarınızdan dolayı tebrik ve takdir ediyoruz.
Darul Eytam Vakfı Lojistik Yardım Deposu Ziyareti
Kurucular Kurulu Üyemiz, Sedat Çebi
Deniz Feneri Derneği, Antakya Sosyal Market Ziyareti
14 Haziran 2023 Tarihinde, Gaziantep, İslahiye Kızılay Yerleşkesi Ziyaret Edildi.
Gönüllülük Üzerine...
"14 Haziran 2023 tarihinde TGTV heyeti, İslahiye Kızılay Yerleşkesi Müdürü Murat Çebi ile bir görüşme gerçekleştirdi.
Gönüllülük konusunda değerli bilgiler paylaşan Çebi, nitelikli bir gönüllünün özelliklerini vurguladı.
Çebi, bir gönüllünün en önemli özelliğinin kuruluşun değerlerini, hedeflerini ve stratejilerini anlayabilme ve objektif bir muhakeme yapabilme yeteneği olduğunu belirtti.
Gönüllülerin çalışmalarının amacını ve potansiyel etkilerini görebilmeleri gerektiğini ifade etti. Ayrıca, verimlilik konusunun sadece üretkenlik değil, aynı zamanda kaliteli ve etkili katkılar yapabilme yeteneği olarak da önemli olduğunu vurguladı.
Çebi, günümüzde dijital ortamda alınan gönülülük başvurularının yüz yüze görüşmelerle tamamlanması gerektiğini ve adayı tanımadan form üzerinden yapılacak gönüllülük kabullerinin fayda getirmeyeceğini söyledi.
Ahlaki değerler ve etiğin, nitelikli bir gönüllünün vazgeçilmez özellikleri olduğunu vurgulayan Çebi, gönüllülerin faaliyetlerinin kalitesini ve etkisini doğrudan etkileyen ahlaki değerlere sahip olmaları gerektiğini ifade etti.
Gönüllülerin aile ve yakın ilişkilerine olan sorumluluklarını göz ardı etmemeleri gerektiğini söyleyen Çebi, son olarak, nitelikli bir gönüllünün psikolojik sağlığının iyi olması ve eylemlerinin somut değerler üzerine kurulu olması gerektiğini vurguladı.